Kişinin var olan duyusal, bilişsel, devinimsel ve sakatlık durumunu çok yönlü olarak analiz ettikten sonra, uzman klinik pilates eğitmenleri tarafından kişiye özel olarak hazırlanır, pilates prensipleri ışığında aletli ve aletsiz pilates egzersizleri olarak uygulanır.
İnsan omurgasına anterior açıdan (Önden) ve posterior (Arkadan) açıdan bakıldığında tam düz olmalıdır. Skolyoz (Omurga eğriliği) omurganın, sağ ya da sol yana doğru S ya da C şeklinde eğrilmesi anlamına gelmektedir.
Torikalombar (sırt ve bel) bölgesinde 45°-60° lik bir kavis, çukurluk (lordoz) vardır. Bu çukurun 60° den artması Hiper Lordoz yani bel çukurunun artması, 45° den azalması Hipo Lordoz yani bel çukurunun azalarak bel düzleşmesi olmasıdır.
El ve el bileğinin aşırı kullanımı sonucunda ön kol kaslarının gerilimi ile ortaya çıkmaktadır.
Vücut doğru postürü aldığı ilk dakikadan itibaren vücuttaki testesteron hormonu artar, stres hormonu olarak bilnen kortizol hormonu ise azalır.
Egzersizlerin kas iskelet sistemi, bağışıklık sistemi, stres yönetimi ve kognitif fonksiyonlara olumlu etkisi vardır.
Stresten Kurtulmak İçin Pilates, hatalı duruşları düzeltir, fiziksel dayanıklılığı artırır, zihni canlandırır ve ruhu tazeler.
Pilates topu germe egzersizleri için mükemmel bir araçtır. Kolayca farklı pozisyonlardaki germe hareketlerini yapabilirsiniz. Pilates topu ile çalışma esnekliği de artıracaktır. Kaslarınızı güçlendiren egzersizler kilo vermenize de yardımcı olacaktır.
Bel ve boyun sağlığı için uyku pozisyonunu ve yatak seçimi büyük önem taşır. Çünkü yanlış pozisyonlarda uyumak sağlık açısından epey zararlıdır.
İnsan bilgisayar başında olduğu zamanlarda tüm aklın faaliyetlerini bilgisayara odaklar bazen dışarıdan gelen seslere bile tepki vermez, zaman içinde odaklanma gücünü bilgisayar üzerinde yoğunlaştıran beyin , diğer etkilere uzak kalır ve dikkat kaybı yaşanır, unutkanlık başlangıcına giriş yapılır, bu gibi durumlarda bilgisayar kullanırken diğer seslere kulak vermeye özen göstermeli kısa aralar ile başka işler ile uğraşmalıyız.
Kas-iskelet sistemi, büro-ofis işlerinde çalışan meslek gruplarında oldukça yüksek oranda etkilenmektedir. Bu sistem eklem ve eklem dışı yapıları sıklıkla zarar görür.
Servikal spondiloz, boyun omurgasını oluşturan yapıların normal özelliklerini kaybederek, yıpranmaya ve tahrip olmaya başlamasına bağlı olarak oluşan bir dizi değişikliktir. Servikal artroz veya boyun kireçlenmesi ifadeleri de benzer durumlara işaret eder.
Bu hastalığa yakalanan kişilerde öncelikle çok fazla kemik yıkımı meydana gelir, vücut buna karşılık olarak kemik yapımını artırır. Ancak artan bu kemik yapımı düzensiz ve aşırı olduğu için oluşan kemik dokuları osteoporozda olduğu gibi zayıf ve kırılgandır. Paget hastalığı bu yönü ile osteoporoza benzer.
İçe dönük yürüme alt ekstremiteyi oluşturan femur (uyluk) kemiği, Tibia (Baldır) kemiği yada Ayaktaki içe rotasyon kusurundan kaynaklanabilir.
Boyun, sırt ve belimizde bulunan omurlar arasında bulunan ve disk adı verilen koruyucu bir yastıkçık bulunmaktadır. Bu yastıkçığın görevi üst seviyeden gelen ağırlığın şiddetini azaltarak alt seviyelere eşit bir şekilde iletilmesini sağlamaktır.Disk iki tabakadan oluşur. Nukleus pulpozus (iç tabaka) ve anulus fibrozus (dış tabaka). Dış tabakanın yapısının herhangi bir nedenle bozulması sonucu yarı akışkan yani jöle kıvamında olan iç tabaka dışarıya çıkar. Hem kimyasal etkisiyle hem de omurilikteki sinirleri sıkıştırması sonucu olan tabloya “disk hernisi” yani “bel fıtığı” denir.
Anne ve bebeğe saygılı bir doğum yolunda size rehberlik edecek uygulamaları bu yazıda bulabilirsiniz.
Bu bildirgenin amacı 21. yüzyılda varolan eşitsizliğin üstesinden gelinerek tüm dünyada insan üreme işleminin anne ve çocuk için iyi fiziksel, ruhsal ve sosyal şartlarda gerçekleşmesini sağlamaktır.
Bir doğum pozisyonunun etkili olması için kan damarları üzerinde bası olmaması, hareketin kısıtlanmaması, pelvisin tam olarak mobil olması, bedenin yerçekimi ile uyumlu çalışması gerekir.
Herhangi bir kaza ya da yaşamı tehlikeye düşürecek durumda sağlık görevlilerinin yardımı sağlanıncaya kadar, hayatın kurtarılması ya da durumun daha kötüye gitmesini önlemek amacıyla, ilaçsız olarak yapılan uygulamalara ilkyardım denir.
20 yıldır bu temel üzerinden dünyanın her yerinde eğitim veren Integrative Nutrition kurucusu Joshua Rosenthal uzun araştırmalar sonrası insanın doyurulması gereken tek ihtiyacının açlığı olmadığı ve aslında insanın aşk hayatının, arkadaşlarının, günlük uykusunun, spritüel hayatının, iş hayatının vb gibi ihtiyaçlarının doyurulmaya muhtaç olduğunu saptamış ve buna bütüncül beslenme demiştir.
Sağlıksız beslenme ve kilo almaya iten alışkanlıklarımızın neler olduğunu fark etmemizi sağlayan farkındalık yöntemlerini kullanarak (MINDFUL EATING) kişiye özel ufak değişikliklerin günlük hayata uygulanmasıyla büyük farklar yaratan, herkesin kullanabileceği pratik çözümlere odaklanan bir eğitimdir.
Hiper Lordoz (Bel Çukurunun Artması) ve Hipo Lordoz (Bel Düzleşmesi) olarak ikiye ayrılır.
Skolyoz tedavisinde seçilecek yöntem için hastanın, yaşı, ağrı derecesi, omurganın eğrilik derecesi, eğriliğin ilerleyici olup olmamasına göre karar verilir. Genellikle hastaya uygulanacak ilk tedavi yöntemleri cerrahi olmayan tedavi yöntemleridir. Korse ve ameliyat yöntemleri de uygulansa Klinik Pilates Uygulamaları tamamlayıcı ve destek olarak her aşamada uygulanmalıdır.
Kifoz tedavisinde seçilecek yöntem için hastanın, yaşı, ağrı derecesi, omurganın eğrilik derecesi, kifoz türü, kifozun ilerleyici olup olmamasına göre karar verilir. Genellikle hastaya uygulanacak ilk tedavi yöntemleri cerrahi olmayan tedavi yöntemleridir. Kifozun ileriki safhalarında, korse ve ameliyat yöntemleri de uygulansa Klinik Pilates Uygulamaları tamamlayıcı ve destek olarak her aşamada uygulanmalıdır.
Bel ve boyun fıtığının tanısı öncelikle ayrıntılı öykü ve muayene sonrasında çekilecek MR ile mümkün olabilmektedir.
Boyun ve bel fıtığı tedavisinde seçilecek yöntem için hastanın, yaşı, ağrı derecesi, fıtık derecesine göre karar verilir. Genellikle hastaya uygulanacak ilk tedavi yöntemleri cerrahi olmayan tedavi yöntemleridir. Fıtığın ileriki safhalarında, korse ve ameliyat yöntemleri de uygulansa, Klinik Pilates Uygulamaları tamamlayıcı ve destek olarak her aşamada uygulanmalıdır.
Detaylı Vücut Analizi Cihazı ile kaslarımız içerisinde 5, 50 ve 250 Chz'lik akım gelerek kas, yağ ve sıvı yoğunluklarını algılıyor ve rapor şeklinde sunuyor. Bölgesel olarak karın, kol ve bacaklarımız da ki kas ve yağ oranlarına göre egzersiz ve yemek yeme farkındalık eğitimleri belirlenmektedir.
Eklemleri koruyan kıkırdak tabakada harabiyet başladığında osteoartrit hastalığının başlamış olduğu kabul edilir.
Osteoartriti olan kişiler aşağıdaki belirtilerle karşılaşabilir.
Yaşlı insanlarda ağrı ve diğer belirtiler o kadar yaygındır ki neredeyse herkes sorunların bir kireçlenmeden (Osteoartrit) kaynaklandığını söyleyecektir.
Temel amaçlar; Osteoartrit tedavisinde temel amaçlar şöyle olmalıdır. Ağrıları azaltmak, eklem hareketlerini ve kısıtlanmış olan fonksiyonları yeniden kazanmak herşeyden önemlisi hastalığın gidişini durdurmak ya da yavaşlatmak için gereken her türlü çözümlerin üretilmesidir.
Boyun ağrıları son yıllarda modern toplumun başlıca sorunlarından biri olma yolundadır.
Boyun hastalıklarında hastanın tanısına uygun algoritim şemalarına uygun olarak tedaviler planlanırken hastalığın akut-subakut ya da kronik olup olmadığına göre değişik etaplar söz konusudur. Burada kimi zaman istirahat ön plana çıkacak kimi zaman da operasyon koşulları değerlendirilecektir. Bu tedavilerin sürelerinin de her hastaya göre değişkenlik göstereceği muhakkaktır.
Çocuklarımızın ileride boyun ağrısına neden olacak yanlış duruş konumunda kalmamaları için önlem alınması gerekmektedir.
Bazı spor türleri boyun ağrısı nedeni olabilir. Bunlardan başlıcaları güreş, basketbol, judo, boks, aletli jimnastik, otomobil ve yüzme sporlarıdır.
Birçok meslek boyun ağrısı riski ile karşı karşıyadır. Dolayısı ile bu mesleklere sahip olanlar bu satırları okuduğunda nasıl sorunlarla karşılaşacağı ve ne gibi çözümlerin olduğunu göreceklerdir.
Sadece boyun ağrısı çekenler değil hiç ağrısı olmayanların bile yatarken boynuna dikkat etmesi gerekmektedir. Yataklar kısmen sert, yastıklar ise boyunun öne veya arkaya doğru fazlaca bükülmesine yol açmayacak yükseklikte olması gerekir.
İnatçı adale ağrıları,yorgunluk ve vücutta bazı hassas ağrılı noktalarla karakterize bir hastalıktır.
3 aydan daha uzun süren, vücutta yaygın ağrı ve 18 hassas noktadan en az 11’ de üzerine bastırmakla aşırı hassasiyetin meydana gelişi FM tanısının olmazsa olmaz ilk şartıdır.
Amerikan verileri 3-6 milyon arasında Amerikalının bu hastalığa tutulmuş olduğunu göstermektedir.Türkiye'de benzer oranlara dayanarak 1 milyondan fazla kişide Fibromiyalji (FM) hastalığı olduğunu söyleyebiliriz.
Çok sayıda farklı belirtinin FM’de bulunmasının bir çok hastalıkla karışmasına sebep olduğunu söylemiştik.
Hastalığın ortaya çıkış nedeni tam olarak bilinmiyor. Bazı bilim adamları düşme, çarpma, özellikle trafik kazası gibi travmaların merkezi sinir sistemine etki ederek FM’ e yol açtığını ileri sürmektedirler.
Hastalık seyrinin değerlendirilmesi için; önce hastaların ayrıntılı muayenesi ve ayırıcı tanıları göz önünde tutularak tanı kesinleştirilmelidir. Bundan sonra yapılan tedaviye hastanın vereceği cevapları değerlendirmek amacıyla birtakım izleme kriterleri kullanılır.
Fibromiyalji tedavisinin hem kolay hem de güç olduğu unutulmamalıdır. Bunu kolaylaştırmak için hasta ve hekim işbirliği şarttır.
FM belirtilerinden herhangi biri başka bir hastalıkta da görülebilir. Hastalıklarda tek bir belirtiyle hemen tanıya varılmayacağı unutulmamalıdır.
Fibromiyaljide aktif oksijen molekülü olan ozon gazı kullanılarak yapılan iyileştirici tedavilere “ozon terapi“ denilmektedir.
Bel Ağrısı modern toplumların her geçen gün büyüyen önemli sorunlarından biridir. Bel ağrısı insanların var oluşundan itibaren başlar.
Tüm dünyada nüfusun yaklaşık % 75' i yaşamlarının herhangi bir döneminde bel ağrısından yakınmıştır.
ABD’ de yaşayanların 1970-1981 yılları arasında bel ağrısı görülme oranı % 125 oranında artmıştır. Bundan dolayı sakatlık oranı ise % 140 oranında artmıştır. Amerika'da bugün 5 milyon kişide bel ağrısı var.
Bel ağrısı günümüzde " Modern Çağın" hastalıkları olarak kabul edilmelidir.
Bel ağrısı çeken hastaların bir kısmı ilaç ve istirahat uygulaması ile düzelmezler. Bu durumda fizik tedavi tercih edilebilir.
Bel ağrıları ya omurga kaynaklı ya da omurga dışı nedenlerle ortaya çıkar.
Risk faktörlerini 6 madde ile açıklayabiliriz.
Bel ağrılarının tanısında ilk basamak, hastaya vakit ayırmak ve ağrısının geçmişini ve bugününü sorgulamaktır. İyi bir sorgulama tanının neredeyse yarısıdır. Daha sonra ayrıntılı olarak muayenesi yapılan hastanın konumuna göre çeşitli incelemelere başvurulabilir.
Mekanik kaynaklı bel ağrısı olan hastalara grup halinde verilen bel bakımı eğitimidir. Temel amacı kişinin kendi belinin sorumluluğunu üstlenerek bel ağrılarından temel düzeyde korunmasının sağlanmasıdır.
Fazla kilolarınız var ve bunu bir türlü veremiyorsanız bir uzman doktor veya diyetisyene başvurmak gerekir. Başarıyı arttırmak için egzersizlerin de eklenmesi önerilir.
Bel ağrılı hastaların yattığı 'yatak' bazen ağrıların tek başına nedeni olabilir. Burada yatağın olumsuz özellikleri kadar yatakta yatış şeklinin de ağrının meydana gelişinde rolü olduğu unutulmamalıdır.
Omuz ağrısına yol açan çok sayıda neden söz konusudur. Bunların bir kısmı omuz eklemine ait bir sorundan kaynaklanabilir. Bazıları ise bir başka bölgeden yansır. Bu yüzden 2 kısımda değerlendirmek uygun olacaktır.
Romatizma gebeliğe engel değildir. Hatta gebeliklerin bir kısmında bazı romatizmal yakınmalar hafifleyebilir.
Osteoporoz, kemik dokusunun azalması ve yapısının zayıflaması sonucu daha kolay kırılabilir hale gelmesine yol açan bir hastalıktır.
Kemik dokusu vücudumuzun en ilginç yapılarından birisidir. Zira hergün bir miktar yıkılan bir miktar da yapılan böylece daima kendini yenileyen bir dokudur.
Osteoporoz genellikle kadınların hastalığı olmakla beraber erkeklerde hatta çocuklarda bile görülebilir. Menopoz çağına girmiş, açık ten ve renkli gözlü, kısa boylu zayıf ve narin kadın tiplerinde daha sık osteoporoza rastlanır.
Uygarlığın gelişmesinin sonucu, düzensiz beslenme koşulları, hareketsiz ve stresli bir yaşam giderek daha ön plana çıkmaktadır.
Kuşkusuz hayır. Fakat bu olasılık giderek tırmanıyor. Biz hekimler de bunu önlemeye çalışıyoruz. Bugün için, 50 yaşındaki bir kadının hayatı boyunca kalçasını kırma riski %17’dir. 70 yaşını aşan kadınların ise %40’ı kalça kırığı ile karşılaşırlar .
Kuşkusuz hayır. Fakat bu olasılık giderek tırmanıyor. Biz hekimler de bunu önlemeye çalışıyoruz. Bugün için, 50 yaşındaki bir kadının hayatı boyunca kalçasını kırma riski %17’dir. 70 yaşını aşan kadınların ise %40’ı kalça kırığı ile karşılaşırlar .
Osteoporoz, insan yaşamı boyunca çeşitli dönemlerde ve farklı özelliklerde karşımıza çıkmaktadır. Bunlar arasında sık rastlanılan tipleri şöyle sıralayabiliriz.
Hastalığın erken bulguları olmadığından osteoporoz “ Sessiz Hırsız” olarak bilinir. Sırtta ağrı nadirdir. Çok zaman görünen ilk belirti kırık olabilir. Kırık meydana gelmişse artık hastalık tedavisi güç bir döneme girmiş demektir. Hastaların bazısında boyda 3-15cm kadar kısalma olur. Kimi hastada ise sırtta kamburluk gelişebilir.
Osteoporozda; düzenli hekime gitme alışkanlığı hastaları koruyacak en önemli adımdır. Çünkü bazı basit önlemlerle osteoporozun ilerlemesi durdurulabilir.
Ayağınıza baktığınızda acaba neler görüyorsunuz. Önce ayak cildinizi dikkatle inceleyin! Ayak derisi nemli mi yoksa kuru mu? Deride çatlak, morartı gibi renk değişiklikleri var mı?
Ayak sorunlarıyla başvuran hastanın bütün yakınması dikkatle dinlenmelidir. Ağrıların ne zaman başladığı ne ile arttığı ne ile azaldığı daha önce bu konuda yapılan iyileştirme çabaları sorgulanmalıdır.
Ayak bileğinde bazen lokal veya vücudun başka bir bölgesinden yayılan bir enfeksiyon söz konusu olabilir.
Ayak ağrısına açan çok sayıda neden vardır.Bunların bir kısmı ayağın kendi sorunu iken bazıları da farklı bir yerden ayağa doğru yansımadır
Ayaklar günlük yaşamı hareketli olanlarda çok sıklıkla travmalarla karşı karşıya kalmaktadır. Normal yaşantısını sürdürenlerde bile bu gibi travmatik sorunlar görülebilmektedir.
Ayak bileği eklemi vücut ağırlığı altında ezilen bir eklemdir.
Yeni doğan bebeklerin ayaklarında çeşitli doğumsal anormalikler olabilir. Bu nedenle yeni doğan bebeğin ayağı dikkatle uzmanlar tarafından incelenmelidir.
Ayak damarlarında dolaşımın sınırlandığı çeşitli hastalıklarda zamanla ayaklarda tıpkı şeker hastalığında olduğu gibi ciddi yaşamsal sorunlar ortaya çıkmaya başlar.
Ayaklardaki ağrılar bel, diz veya kalçadan yansıyabilir. Bel fıtığı ağrısı veya uyuşması ayağa yayılabilir.
Tırnak batması basit olsa da ayak sağlığını bozan ve kişiyi ciddi olarak rahatsız eden bir durumdur.
Nasır, ayakta basit fakat zaman zaman ciddi sorunlara yol açan deride ileri derecede kalınlaşmalardır.
Ayakları sıkan ayakkabıların öncelikle ayakların cilt dokusunda sonra bağlar ve kirişlerde ve nihayet ayak kemiklerinde önemli sorunları başlattığı unutulmamalıdır.
Taban çökmesi (düz tabanlık) Ayakta biri büyük ve uzamına diğeri küçük ve yatay olmak üzere 2 adet kavis vardır. Çocukların hepsi düz taban olarak doğarlar ve bu durum birkaç yıl devam eder. 7 yaşından sonra halen taban kavsi düz ise bu kalıcı bir sorun olmaya adaydır.
Okul çağı çocuklarında ayak sorunlarıyla sık karşılaşılır.Bu nedenle okul çocuklarında uygun ayakkabı tercih edilmesi son derece önemlidir.
Yeni doğan bebeklerin, görünen veya görünmeyen doğumsal anormallikler açısından dikkatli bir şekilde muayene olması şarttır.
Ayakta görülen bazı hastalıklar için sadece ayaklarda rastlanılan yani "ayağa özgü sorunlar" ifadesini kullanmak yanlış olmaz. Bu nedenle; seyri ve tedavileri birbirlerinden tamamen farklı olsa bile bu hastalıkların aynı başlık altında değerlendirilmeleri uygun olur. Tarsal tunel sendromu (ayak bilek kanalı sendromu)buna verilecek ilk örnektir.
Halk arasında “topuk dikeni“ olarak isimlendirilen hastalık aslında topuk kemiğinin yıpranmasına bağlı bir dejeneratif kemik hastalığıdır. Yani bir anlamda kireçlenme. Bazen kalıtsal özellik göstermekle beraber ayakta fazla duran meslek gruplarında kadın cinsiyette ve aşırı kilolularda daha fazla görüldüğünü söylemek mümkündür.
Ayak parmaklarının ayak tabanına bağlandığı anatomik bölgeye metatars adı verilir. Bu bölgede ayak eksenine dik derinliği oldukça az bir kavis vardır. Ayaktaki diğer kavis ise ayak eksenine paralel büyük kavistir. Bunun çökmesine düz tabanlık veya taban çökmesi denilirken diğerine metatars çökmesi veya metatars ağrısı adı verilmektedir.
Ayak başparmağında bir şişlik ve çıkıntı olmasına tıp diliyle "halluks valgus" denilir. Kadınların genelde % 40’ da bu durum vardır. kalıtsal yatkınlık çok belirgindir. Ayrıca uzun süre sivri burunlu ve topuklu ayakkabı giyenlerde zamanla bu çıkıntıların ortaya çıkabileceği unutulmamalıdır.
Bu hastalıkta, hareket halinde veya istirahatte bacak veya ayaklarda huzursuzluk görülür. Her cinste ve yaşta bulunmasına rağmen kadınlarda ve orta yaşı devirenlerde daha fazla oranda rastlanır. Devamlı olarak ayaklarında yanma, çekilmeler, karıncalanmalar, elektriklenmeler ve uyuşmalar olması nedeniyle çok huzursuz olan hastalar istemsiz olarak bacaklarını devamlı hareket ettirmek ihtiyacındadırlar.
Ayak veya bacakta travma veya alçılama sonrasında ortaya çıkan ciddi bir bozukluktur. Tedaviye erken başlanmazsa telafisi güç bazı sorunlara yol açar.
Kanda ürik asit fazlalığı çağdaş toplumlarda çok kişinin sorunu olma yolundadır. Protein ağırlıklı beslenen ve obes olma sınırına yaklaşan bu kişilerde kandaki bu madde bir süre sonra eklemlere birikmeye başlar. İşte bu dönemde artık gut hastalığı başlamıştır.
Uzun yıllardan beri şeker hastalığı olanların ellerinde ve ayaklarında giderek bazı sorunlar ortaya çıkar.Dolaşımın azalmasına bağlı ısı ve renk değişiklikleri hastalığın ilk habercisidir.Diyabet hastalığındaki dolaşım bozukluklarının ilk yansıması tırnaklarda ve özellikle ayak derisi üzerinde kendini gösterir.
Ayak ağrılarından şikayetçi olanların yorgun bir günün ardından veya yapılan uzun bir yürüyüşten sonra ayaklarını dinlendirmek için bazı özel hareketler yapması dinlendirici olabilir.
© Klinik Pilates Federasyonu - 2018