Osteoartrit Teşhisi Nasıl Konulur?

Yaşlı insanlarda ağrı ve diğer belirtiler o kadar yaygındır ki neredeyse herkes sorunların bir kireçlenmeden (Osteoartrit) kaynaklandığını söyleyecektir.

Ancak, tanıya varmak için hemen her yaşta bazı basamakların çıkılması şarttır.  X-ışınları omurga veya parmaklarda osteoartrite bağlı şekil bozukluklarını kolayca ortaya koymaktadır. Ama bunun öncesinde ayrıntılı bir anamnez alınması ve muayene bu işin olmazsa olmazıdır.

 

Muayene

Eğer eklemde şiddetli ağrı, çok ileri deformasyon ve şişlik varsa, romatoid artrit ve benzeri sendromlar daha çok akla gelir. Ama doktorun her hastasına geçmişte geçirdiği herhangi bir hastalık, infeksiyon ya da travma olup olmadığını sorması şarttır.                      

 

Hastanın Sorgulanması

Bu amaçla, ağrının yeri, yayılması, nelerle artıp eksildiği, nerelere yayıldığı vs. mutlaka ayrıntılı olarak sorgulanmalıdır. 

İnspeksiyon

Muayene sırasında ikinci aşama inspeksiyon’dur. Bu bilgi ve gözleme bağlı işlem sırasında doktor şişme, deformite, kızarıklık, ısı, hassasiyet ve döküntüleri tek tek görmeli ve sonuçları kaydetmelidir. 

Kas Gücü Testleri

Eklemleri çevreleyen kaslarda olabilecek zayıflıklar kas gücü testleri yardımıyla araştırmalıdır. Sorun olduğundan şüphelenilen kaslara yapılacak test sonucu 0-5 arasındaki değerler kayıt altına alınır. 

Eklem Çevreleri ve Hareket Açıklığı Ölçümü

Eklem çevresi mezüre ile, parmak çevresi ölçümü özel bir apareyle eklem hareket kapasiteleri de goniometre ile ölçülmeli ve sonuçlar dikkatle kaydedilmelidir. Zira kontrollerde hastalığın gelişimi böylece kolayca izlenebilecektir.

 

GYA'ların VAS ile Değerlendirilmesi

Hastanın günlük yaşam aktiviteleri (GYA) karşısında kabiliyeti sorgulanmalıdır. Hatta yaşam kalitesi (YKÖ) de sorgulanmalıdır. Bunun için çeşitli ölçekler geliştirilmişse de en basiti 0’dan 10’a kadar memnuniyeti gösteren visuel anolog skalayla hem ağrı derecesini hem de yaşam kalitesini kayıt altına almak mümkün olabilecektir. 

Nörolojik Muayene

Tüm hastalarda his ve refleks muayenesi yapılmalı ve motor kusur olup olmadığı her zaman bakılmalıdır.

Eklemlerinde sorun olduğundan şüphelenilen hastada TANI konulurken önce ayrıntılı bir sorgulama yapılır. Bunu takiben muayeneye geçilir. İnspeksiyonu, eklem muayenesi izler. Nörolojik muayeneyi de tamamladıktan sonra eklemler hakkaında daha ayrıntılı bilgi edinmek için eklem içerisinden sıvı alınması ya da eklemlerin görüntülenmesi gibi işlemlere başvurulur.
 

Görüntüleme

Eklemlerdeki osteoartrti tanısı için yapılacak görüntülemede genellikle, X-ışınları kulanılmalıdır. CT, MRI daha az sıklıka başvurulan yöntemlerdir. Zira çok kez artrit tanısı için x-ray yöntemleri yeterli sonuç verebilir. Grafilerde rastlanan bulgular çok anlamlıdır.   
-Eklem aralığının daralması; Bu durum kıkırdak kaybından kaynaklanır. Örneğin diz ekleminde medyal bölgede eklem mesafesi birbirine yaklaşmış olabilir. Burada ilk aşama kıkırdak kaybı olup bunun ilerlemesi sonucunda alt tabakada olan subkondral kemik açığa çıkabilir. Bu devredeki görünüm grafilerde görülmez. Sadece makroskopik olarak izlenebilen bu döneme fildişi şeklinde olduğu için “eburnasyon” adı verilir.
-    Marginal skleroz; Eklemin temas yüzeylerinde eklemi koruma refleksinden kaynaklanan osteosit yoğunluğu artar. Bu nedenle grafilerde bu alanlar daha yoğun gözükür.
-    Osteofitoz;  Bu eklemin tutunma alanını arttırmak için ortaya çıkan anlamsız bir çözümdür.  Kısaca bu da eklemi korumak için ortaya çıkan doğal bir gelişmedir. 
-    Subkondral Kemik Kistleri; Bunlar eklemlerde kıkırdak aşınması bölgesinin kemiğe doğru inen tabakasında içi eklem sıvısıyla irtibatta olan ve kemikte lokal zayıflığa yol açan kistler gelişebilir. 
-    Yerel Osteoporoz; Kemiklerde lokal kalsiyum kaybı olabilir.
-    Deformiteler; Eklemde belli bölgelerde şekil bozukluğuna paralel olarak büyümeler olur.  Eklemdeki kemikler arasıbünda olan doğal açı bozulur. Dışa veya içe doğru olan açı artar. (Dizde genu varum deformitesi gibi)

Labaratuvar Testleri

Eklem şişliği hakkında kafaya takılan sorular varsa hekim eklem içindeki sıvıyı almak ve incelemek için ponksiyon yapmalıdır. Sıvının akışkanlığı (viskozite) ve bileşimi test edilir. Şüphe varsa içinde kan ya da infeksiyon olup olmadığının ortaya konması gerekir. Kristal artropatilerde özellkle gut artritlerinin dışlanması için mono-urat kristallerinin aranması gündeme gelebilir.
Eklem sıvısı her zaman rutin yapılan bir inceleme yöntemi değildir. Fakat artrit ile artroz arasındaki ayırıcı tanıda kanda bazı testler bize önemli ipuçları verebilir. Sedimentasyon, CRP, ANA, RF, ürik asit gibi analizler artrozlarla artritler arasındaki ayırıcı tanıda bize önemli ipuçları verebilir.